Aidiyet Bülten 3. Sayı
Değerli AİDİYET okurları,
Büyük emek ve özveriyle başlattığımız AİDİYET Bülten’e TEB Ankara Başkanı olarak yazıyor olmanın gurur verici olduğunu ifade etmek isterim. Üniversiteye ilk girdiğimde, ailemden ve alışık olduğum düzenimden ilk kez ayrıldığımda bana kucak açan, mutluluğumla mutlu olup üzüntümle üzülen insanlarla bir arada olmak benim için çok büyük bir şanstı. TED ailesinin parçası olduğum andan itibaren, yani 11 yaşında olduğum zamanlar, TED’in bir aile olduğu hep duyduğum bir cümleydi. Gerçekten her zaman da öyle olmuştu ama bunu en yoğun hissettiğim yıllar üniversite yıllarım oldu. Bunda TEB Ankara’nın etkisi çok büyük. Bu nedenle her zaman yeni arkadaşlarımın da böyle hissetmesi için çaba gösterdim. Anlayacağınız TEB Ankara benim ve pek çok burslu arkadaşımın ailem dediği bir oluşum, bu grubun emekleriyle ortaya çıkan bülten bizler için çok değerli anılar oluşturuyor. Eski sayılara baktığımda gelişimimizi açık bir şekilde görüyor, her okuyuşumda anılarım gözlerimin önünden geçiyor, birlikte ne kadar keyifli vakit geçirdiğimizi fark ediyorum. Oluşumunda rol aldığım Aidiyet’in benim hayatımdaki yeri çok özel. İlk röportajımı, eğitim hayatımın rutin bir parçası olan mülakat tekniklerini bile bültende öğrendim. Bu yüzden gerçekleştirdiğim o ilk röportaj her zaman özel bir anı olarak kalacak.
Bizler, Tam Eğitim Burslu öğrenciler, eğitim hayatında yüksek notlar almanın başarılı olmaya yetmeyeceğinin bilincinde; gelişimimizi destekleyen etkinliklere katılan, bizlere deneyim kazandıracak görevlerde bulunan gençleriz. Tüm bu özelliklerimiz bizim birer dalı olduğumuz köklü Türk Eğitim Derneği çınarından bize miras kalan değerler. Bu bağlamda AİDİYET, yaptıklarımızın ve yapacaklarımızın en büyük göstergelerindendir. Bu sayıda bunun en büyük örneği benim hem TEB Ankara Başkanı hem AİDİYET Denetim Kurulu üyesi olarak yer aldığım Karabük etkinliğimiz. Bu etkinlikte birkaç yıl sonra bizim yerimize üniversite grubunda olacak, belki de bu yazıyı yazacak arkadaşlarımızla tanışmanın ve vakit geçirmenin haklı gururu içerisindeydik.
Sonraki dönemlere olan inancımızdan söz ettikten sonra bizde emeği olanlara da sıra gelmeli değil mi? Sevgili başkanım Salih Burak Gülen’den (SBG) teslim aldığım başkanlık görevini ekibimle güzel bir şekilde yürütmek için çabaladığımız, benim gözümde, umuyorum ki aynı zamanda TEB Ankara’nın gözünde, en iyi şekilde yaparak güzel izler bıraktığımız bir yılı geride bıraktık. Benden sonraki başkanlara ve ekiplerine verebileceğim tavsiye; başarının kendinden önce yapılan emekleri devam ettirip üzerine koyabilmek olduğu, gelişimin birikimlerle gerçekleştiği gerçeği. Canımız ailemiz TEB Ankara’nın her geçen yıl daha ileri giderken samimiyetini koruması dileğiyle.
Yazımın sonuna gelirken, AİDİYET bültenin her sayısının arkasında kocaman bir ekip olduğunu hatırlatmak isterim. Özgün içerikler ve güzel tasarımlar için emek veren tüm AİDİYET ekibine bizlere bıraktığı güzel anılar için sizlerin huzurunda teşekkür ediyorum.
Aidiyet Bülteni 3. sayısını görüntülemek için tıklayınız.